Güncelleme Tarihi:
GAZ MASKESİ ÇALIŞMIYORDU
Soruşturma kapsamında Cumhuriyet Savcısı’na mağdur, tanık ve müşteki olarak ifade veren maden işçileri ise anlattıklarıyla facianın göz göre geldiğini ortaya koydu. Maden faciasında sağ çıkan H.D. ifadesinde, “Benim maskem çalışıyordu. Ancak birçok arkadaşımın maskelerinin çalışmadığını gördüm. H panosunda çalışıyorduk. Sayım yaptık, yaklaşık 142-143 kişi olduğumuzu saydık. Burda gece saat 23.00’e kadar bekledik. Tükenecek noktaya gelmiştik. Bu sırada arkadaşların bazıları can havliyle namaz kılıyordu. Ağıt yakanlar oluyordu. Daha sonra ben baygınlık geçirdim. Madende dönem dönem sıcaklık artışları oluyordu. Denetimler olmadan önce bize haber verilirdi. İkinci bir emre kadar top atışı yapılmamasını istenirdi. Ben ateşleyici olarak çalıştığım için bunları biliyorum. Ayrıca dinamit atışına ilişkin defter tutarız. Bu defterleri kendi sandığımızın içine koyarız. Bu sandıkta şirketin dinamit deposundadır” dedi.
MASKELER BOZUKTU
Maden işçisi Ö.D. ise ifadesinde, “Bayılmadan önce bazı işçilerinin gaz maskelerini takmaya çalıştıklarını ancak bozuk olduğu için kullanamadıklarını gördüm. Bazı işçilerin açtığı maskelerin kurum (toz, yanmış kül tabakası) içerisindeydi. Bu yüzden kullanamadılar. 5-6 kez kömür ısınması oldu. Emniyet amirlerinin talimatları doğrultusunda perdeleme ve kül ile soğutma işlemleri yapıldı. Bu işlemler yapılırken üretim faaliyetleri de devam ediyordu. Ölçüm yapılan cihazları görebiliyordum. Bazen 150 ppm’e kadar yükseldiğini gördüm. Bu orana ise sıcak kömüre rastladığımızda çıkıyordu. Ocakta tatbikat yapılmıyordu” diye konuştu.
4 YILDIR AYNI GAZ MASKESİNİ KULLANIYORDUM
Maden işçisi S.E. ise ifadelerinde, “Son 2-3 aydır sıcak kömür çıkıyordu. Metan gazı yükseldiği için soğutma çalışmaları yapılmıştı ancak üretim devam ediyordu. Benimle bir arada bulunan bazı arkadaşların gaz maskelerini kullanamadığını gördüm. Gaz maskesini kullanamayan işçiler toz maskesi taktı. Bu işçiler gaz maskesinden hava yerine toz geldiğini söylediler. Aramızda kendisini kaybedip bayılanlar oldu. Bunlar genelde gaz maskesi yerine toz maskesi kullanan işçilerdi. Ben 4 yıldır aynı gaz maskesini kullanıyordum. Yanlış yerde ve gereksiz gaz maskesi kullanıldığın 300-400 lira para cezası kesiliyordu. Ocağımıza denetim başlayacağı dönemlerde çamurlu yerlere talaş dökülüyordu, geçiş yolundaki malzemeler kaldırılıyordu. Üretim bantları etrafında güvenlik telli konuluyordu. Bu çalışmalarda denetçilerin geldiğini anlıyorduk. Daha önce ocakta olan yaşam odası 2 yıl önce kapatıldı” dedi.
TUTUKLANAN VARDİYA AMİRİ: “GAZ ÖLÇÜMLERİNDEKİ ANİ ARTIŞ DİNAMİT PATLAMASINDA KAYNAKLI”
Savcılık, tutuklama talebi gerekçesinde, gaz ölçüm sensörlerine ait dijital kayıt çıktıları incelendiğinde, 5 ay önce yani ocak ayından beri karbonmonoksit değerlerinin kaza olduğu tarihe kadar belli aralıklarla ani artış gösterdiği, ancak bunun görevliler tarafından dikkate alınmadığı ve nezaretçi defterine işlenmediğini kaydetti. Mahkeme, tutuklanan kişilerin verdiği ifadeler ile bilirkişi raporunda bulunan beyanların çeliştiği, dolasıyla zanlıların doğruyu söylemediğini belirtti. Tutuklanan Soma Kömür A.Ş.'de vardiya amiri Hilmi Kazık, gaz ölçümlerindeki ani artışın yerin altında dinamit patlatılmasından kaynaklandığını belirterek, “Ortalama değer alındığında yanlış yorumlanabilir. Maden sahasında olayın öncesine ilişkin gaz ölçümlerinde olağan dışı duruma şahit olmadım. Olay günü de herhangi bir karbonmonoksit artışı veya sıcaklık hissetmedim. Karbonmoksitin aniden yükselmesini tetikleyen herhangi bir durum söz konusu değildir” dedi.
ÖLÜ SAYISINDA KAFA KARIŞIKLIĞI
Cumhuriyet Savcısı Gökhan Şahin, Cumhuriyet Savcısı Adem Aktaş ile bilirkişi heyetindeki Maden Bilirkişisi Prof. Dr. Ercüment Yalçın, Maden Bilirkişisi Prof. Dr. Ahmet Hakan Onur, Elektrik Mühendisi Prof. Dr. Eyüp Akpınar ve A sınıfı üş güvenliği uzmanı Alparslan Ertürk’ün yaptıkları incelemenin ardından hazırladıkları ve soruşturmanın ana delili olan ön bilirkişi raporda çok çarpıcı detaylar ortaya çıktı. Soruşturma dosyasına da giren raporda Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın 17 Mayıs 2014 tarihinde 301 işçinin hayatını kaybettiği açıklamasının aksine ölü sayısı 307 olarak kaydedildiği belirlendi.
Ön raporda şu ifadelere yer verildi:
GÖÇÜKLER OLUŞTU
Manisa Soma İlçesi Karanlık Dere Mevkii Eynez Köyü mahalli sınırlarında faaliyet gösteren Soma Kömür İşletmeleri A.Ş., isimli işyerinde meydana gelen 307 ölümlü ve 82 yaralının bulunduğu kaza nedeniyle kusurluların ve kusur durumlarının tespiti, delillerin toplanması amacıyla keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak üzere 16.05.2014 günü saat 17.30 sıralarında arama kurtarma çalışma ekiplerinden söz konusu maden ocağında kazanın çıkış noktasına gidilebilmesi için elverişli şartların oluştuğu haberinin bildirilmesi üzerine, kolluk görevlerine olay yerinde gerekli güvenlik önlemlerinin alınması ve olay yerinin inceleme, keşif işlemine hazır hale getirilmesi talimatı verildi. Bin 400 metre yerin altına inerek inceleme yapıldı. Burada yapılan incelemede taşıma bandı kople yanmış,yanmayla birlikte tahta tahkimatların da yanmasıyla taşların yer yer tabana düştüğü, tabanda ayrıca soğutma çalışması belirtisi olarak suların bulunduğu, yer yer bu suların gölet haline geldiği, taşıma bandının en son yandığı kısma kadar ayrıca elektrik kablolarının dış yüzeylerinin de içerisindeki bakır kablo görünecek şekilde yandığı, kısım kısım göçükler bulunduğu, madenin üst ve yanlarında bulunan tahta tahkimatların yanık olduğu, kazanın meydana geldiği noktaya yaklaşıldığında sıcaklığın arttığı, bu sıcaklık nedeninin çelik bağlar arasındaki tahta tahkimatlarının soğumamasından kaynaklandığı görüşmüştür.
MAKSİMUM UYARI VERİLMİŞ
Kömürün kendiliğinde yanmasını belirleyen karbonmonoksit gazı tarafımızda iletilen veriler üzerinde yapılan 2014 yılı Mart ayında kazanın meydana geldiği 13 Mayıs tarihine kadar incelemelerde özellikle S panosu, S-3 klasik ayak hava çıkışında bulunan sensörde(470 numaralı sensör) madenlerde izin verilen azami konsantrasyon olan 50 ppm’nin üzerinde çok sayıda ölçüm kaydı olduğu tespit edilmiştir. Bu sensörde yer yer farklı aralıklarla 500 ppm üzerinde değerlerde tespit edilmiştir(Ölçüm cihazı maksimum 500 ppm göstermektedir). Yüksek içerikli karbonmonoksit kömürün kendiliğinden yanmasının en önemli göstergesidir. Aynı durum H panosu H-3 yarı mekanize hava çıkışında bulunan sensörde de (490 numaralı sensör) 8 Mayıs 2014 ile 13 Mayıs 2014 tarihleri arasında da görülmektedir. Benzer durumlar yüksek karbonmonoksit konsatrasyonları aynı tarih aralıklarında S panosu, S-2 yarı mekanize hava çıkış sensörü(536 numaralı sensör), ana yol 140 ayak hava çıkış sensöründe de (415 numaralı sensör) tespit edilmiştir. Maden işletmelerinde iş sağlığı ve güvenliği yönetmenliğine göre yüzde 19 oksijen değeri altında maksimum yüzde 0.5 karbondioksit ve maksimum 50 ppm üzerinde karbonmonoksit bulunan ortamlarda çalışılamaz. Yukarda konumları belirlenen sensörlerde oksijen değerleri de incelenmiş olup, limit değerinin altında oksijen konsantrasyonlarına da rastlanmıştı.
DEFTERE İŞLENMEMİŞ
Teknik nezaretçiler, yukarıda açıklanan konulardaki gözlemlerini minimum 15 günde bir onaylı teknik nezaretçi defterine kaydetmek zorundadırlar. Ancak yapılan incelemelerde bu değerlerin çoğunun işlenmediği görülmektedir.Tüm bu tespitler göz önüne alındığında teknik nezaretçi, işletme müdürü, saha sahibi, iş güvenliği baş m”ühendisi, söz konusu anonim şirketinin yönetim kurulu başkanı, vardiya amirlerinin kusurlu olduğunu düşünmekteyiz.”